G-YNGZ371DBD
Dolar
Euro
Altın
BİST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C

ÇARELER TÜKENMEZ

01.03.2025
54
A+
A-

Bazen öyle anlar olur ki kendinizi çaresiz hissedersiniz. Hayattan beklentinizin azaldığını düşündüğünüz zaman “Peki ben neden yaşıyorum?” dersiniz. Hatta yalnızlığınız, bu çaresizliği daha da körükler. Her şey, herkes bir süre sonra ağır gelmeye başlar. Sonuna kadar yüksek sesle bağırmak isteseniz bile sssinizi kimsenin duyamayağını düşünmenizin çaresizliği…. Fark edilmek miydi yoksa her çığlık? Yardım çığlığı mıydı bu? Her çığlık dikkat çeker miydi peki?
Hayatta öyle anlamsız duygular vardır ki; stres gibi, kaygı gibi… Anlamsızlar çünkü ne kadar stres yaparsanız yapın, ne kadar kaygılanırsanız kaygılanın çaresi yoktur. Çaba yoksa, çare de yoktur. Hani bazen derler ya; “hiçbir şey yapamasan bile çekil bir köşeye” diye. Biz ona ‘kendi kabuğuna çekilmek’ de deriz. Sessizlik, durgunluk bazen insana huzur verir, dinlenir insan. Emin olun aslında en çok ihtiyacımız olan şey değil midir dinlenmek? Fakat kimi zaman kafamızı meşgul eden onca stresle boğuşurken bile dinlenmeyi unutur olmuşuz. Gerçekten unutmuşuz. Ama asıl unutulan dinlenmek değil de, kendimiz olmuşuz. Göremiyoruz bazen kendimizdeki yorgunluğu ve bıkkınlığı. Belki de bu yüzden birikiyor bunca çaresizlik ve çaresiz kaldıkça da geçip giden ömrün boş yılları…
Kış mevsimi sonunda gelen bahar mevsimiyle beraber çiçek açmak insanın da hakkı değil midir? Tazelenmek… Ama önce ruhun tazelenmesi lazım ki, beden de tazelensin. Bedeni besleyen de çürüten de ruhtur. Ruhunuz nasıl olursa, bedeninize de aynısı yansır. Hayat acımaz, ama biz acımasız olan bu hayatla nasıl başa çıkıp çaresizlikle ne şekilde mücadele etmemizi doğru tartmalıyız.

YAZARIN SON YAZILARI
8 Eylül 2024
26 Ocak 2025
17 Kasım 2024
13 Mayıs 2023
2 Şubat 2025
BİR YORUM YAZIN

ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.