Neden Yahu?

Neden Yahu?

Neden yahu? Hangi taşın altına gizledin merhameti? Hangi yitik tarihin satır aralarına sakladın vicdanını? Gözyaşlarını kanla yıkadığın çocuklar, hangi suçun bedelini ödüyor?

Neden yahu? Filistin’in bağrına sapladığın hançer, daha kaç canın üzerine düşecek? Yıkılan evlerin, harabeye dönmüş sokakların, göğe yükselen feryatların sana ne anlatmasını bekliyorsun? Bir gün, o taşlaşmış kalbine sızacak mı bir yetimin ahı?

Neden yahu? Bir çocuğun gözlerinden dünyaya yayılan korku, geceyi bile utandırırken, sen hangi karanlıkta rahat bir uyku uyuyorsun? Hangi kanlı haritada, hangi çarpık düzende buluyorsun kendini haklı?

Neden yahu? Kudüs’ü, Gazze’yi, Nablus’u bir yangın yerine çevirirken hangi bahaneyle paklıyorsun ellerini? Hangi mahkeme, hangi yasa, hangi ilahi hüküm seni aklayabilir?

Neden yahu? Hangi taş duvar, hangi demir barikat, hangi zulüm bu halkın direncini kırabildi? Gözlerinden iman fışkıran mazlumları hangi ölüm korkutabilir? Bir halk, ölmeyi göze almışsa, hangi savaş onları mağlup edebilir?

Neden yahu? Senin dev orduların, tankların, uçakların, bombaların var… Ama onların duası, imanı ve vazgeçmeyen umutları var. Tarih boyunca zulmün yanında duranlar hep kaybetti. Sen de kaybedeceksin, biliyorsun, değil mi?

Neden yahu? Bilmiyor musun, “Zalimler için yaşasın cehennem”? Bilmiyor musun, kanla yoğrulmuş toprak bir gün kendi sahibini tanır? Bilmiyor musun, Allah mazlumların yanındadır?

Neden yahu? Bir gün bu sorunun cevabını sen de arayacaksın. Ama o gün geldiğinde, Hak seni ve güvendiğin şahs-ı manevini perçeminden tutmuş olacak.

Levent Topaloğlu