G-YNGZ371DBD
Dolar
Euro
Altın
BİST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C

VEFALI DOST BULURSANIZ ONU ÖMÜR BOYU BIRAKMAYIN.

22.06.2025
12
A+
A-

VEFALI DOST BULURSANIZ ONU ÖMÜR BOYU BIRAKMAYIN.

 

Kurt ile Köylü ve Vefâ….

 

Bir kurdu avcılar fena halde sıkıştırmışlar.

Kurt ormanda oraya buraya kaçmakta, ancak peşindeki avcıları bir türlü def edemez.

 

Canını kurtarmak için deli gibi koşarken bir köylüye rastlar.

Köylü elinde yabasıyla tarlasına girmektedir.

 

Kurt adamın önüne çöker ve yalvarmaya başlar: “Ey insan ne olur yardım et bana, peşimdeki avcılardan kaçacak nefesim kalmadı, eğer sen yardım etmezsen biraz sonra yakalayıp öldürecekler.”

Köylü bir an düşündükten sonra yanındaki boş çuvalı açar, kurda içine girmesini söyler.

Çuvalın ağzını bağlar, sırtına vurur ve yürümeye devam eder.

Birkaç dakika sonra da avcılara rastlar.

Avcılar köylüye bu civarda bir kurt görüp görmediğini sorarlar, köylü “görmedim” der ve avcılar uzaklaşır.

 

Avcıların iyice uzaklaştığından emin olduktan sonra köylü sırtındaki torbayı indirir, ağzını açar, kurdu dışarı salar.

 

“Çok teşekkür ederim” der kurt, “Bana büyük bir iyilik yaptın.”

 

“Önemli değil” der köylü ve tarlasına gitmek üzere yürümeye başlar.

 

“Bir dakika” diye seslenir kurt: Çok uzun zamandır bu avcılardan kaçıyorum, çok bitkin düştüm, açım, kuvvetimi toplamam için bir şeyler yemem lazım ve burada senden başka yiyecek bir şey yok.”

 

Köylü şaşırır: “Olur mu, ben senin hayatını kurtardım.”

 

Kurt, “Yapılan iyiliklerden, verilen hizmetlerden daha çabuk unutulan bir şey yoktur.”

“Ben de kendi çıkarım için senin iyiliğini unutmak ve seni yemek zorundayım.”

 

Bir süre tartıştıktan sonra, ormanda karşılarına çıkacak olan ilk üç kişiye bu konuyu sormaya ve ona göre davranmaya karar verirler.

 

Karşılarına önce yaşlı bir kısrak çıkar.

“Ne vefası” der kısrak, “Ben sahibime yıllarca hizmet ettim, arabasını çektim, taylar doğurdum, gezdirdim. Ve yaslanıp bir işe yaramadığımda beni böylece kapıya koydu…”

Bir sıfır öne geçen kurt sevinirken bir köpeğe rastlarlar.

“Ben hizmetin değerini bilen bir efendi görmedim” der köpek,

“Yıllardır sadakatle hizmet ederim sahibime, koyunlarını korurum, yabancılara saldırırım, ama o beni her gün tekmeler, sopayla vurur…”

 

Kurt köylüye döner, “İşte gördün” der.

Köylü de son bir çabayla “Ama üç diye konuşmuştuk, birine daha soralım, sonra beni ye” diye cevap verir.

Bu kez karşılarına bir tilki çıkar. Başlarından geçenleri, tartışmalarını anlatırlar.

Tilki hep nefret ettiği kurda bir oyun oynayacağı için keyiflenir.

“Her şeyi anladım da” der tilki “Bu küçücük torbaya sen nasıl sığdın?”

Kurt bir şeyler söyler, tilki inanmamış gibi yapar:

“Gözümle görmeden inanmam…”

 

İşin sonuna geldiğini düşünen kurt torbaya girer girmez, tilki köylüye işaret eder ve köylü torbanın ağzını sıkıca bağlar. Köylü eline bir taş alır ve “Beni yemeye kalktın ha nankör yaratık” diyerek torbanın içindeki kurdu bir süre pataklar.

 

Sonra tilkiye döner “Sana minnettarım beni bu kurttan kurtardın” der.

Tilki de “Benim için bir zevkti” diye cevap verir.

 

O an köylünün gözü tilkinin parlak kürküne takılır, bu kürkü satarsa alacağı parayı düşünür ve hiç beklemeden elindeki taşı kafasına vurup tilkiyi öldürür.

Sonra da torbanın içindeki kurdu ayağıyla dürter:

“Haklıymışsın kurt, yapılan iyilikten daha çabuk unutulan bir şey yokmuş… ”

 

Vefalı dost bulmak hele bu devirde çok zor.

Bulursanız ömür boyu onu bırakmayın.

 

Ama unutmayalım ki;

Rabbı Teala’dan daha vefalı hiç bir dost bulmamız mümkün değildir.

 

Bizi yaşatan, bize Rızık veren, sayısız niğmetlerle donatan, her bir azamızı yerli yerinde ikram eden, eş-dost, evlat ihsan eden olduğu halde;

Onun emirlerine uymayıp namazsız, abdestsiz, oruçsuz velhasil emirlerine karşı çıkmamız VEFASIZLIK değilde nedir?

 

Helal yaşam yollarını bildirdiği halde çalıp-çırpmayı, hile-hurda içinde olmayı, ahlak, edep, namus, iffet ve haya duygularını hiçe sayarak ALLAHIMIZIN YARATTIĞI BEDENİMİZİ haram ve zehirli oklara hedef tahtası yapmayı, ve benzeri olumsuzluklar ve haramlar içinde yaşam sürdürmek VEFASIZLIK DEĞİLDE NEDİR?

Rabbım hepimizi ve cümle insanlığı VEFAL OLANLARDAN eylesin.

22.06.2025

Yusuf Şahin

Emekli Müftü

Orhangazi/Bursa (Alıntı)

 

Selâm ve dua ile.

Bülent Ertekin

BİR YORUM YAZIN

ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.