SORU ÇALAN/VEREN/ALANLARIN, SAHTE DİPLOMA YAPAN/YAPTIRANLARIN TAMÀMI EN ÀDÌ AHLÂKSIZLARDIR.

Müslümanların yaşadığı bir ülkede soru çalma, sahte diploma, liyàkâtsizlik, ehliyetsizlik ve Sadàkâtsizlik nasıl olur?

28 Şubat Süreci ile başlayan her türlü radikâlleşme ve ötekileştirme toplumu kamplaştırdığı gibi, her türlü hırsızlığı da meşrû hàle getirmiştir.

Soru çalmak, sahtekârlık, sahte diploma…
Sorarım size?
Müslümanlık mı?
Demokratlık mı?
Atatürkçülük mü?

Maâlesef bu kişilerin çoğu sözde muhafazakâr, İslâmcı, Milliyetçi, yine sözde Osmanlıcı càmiàdan..
Bu adamları içlerinde tutanlar màsum mu?

FETÖCÜ İHÀNET soruları çalıp dağıtırken “PEYGAMBERİMİZ SAV’İN SORULARI HOCAEFENDİYE (HÀİN) BİZE VERMESİ İÇİN VERDİ.” dediler.
TBMM kürsüsünden bu ihàneti bangır bangır savunan adamlara da hesap sormak gerekmez mi?

İçimizde büyüyen bu Ahlâksız, liyàkâtsiz, hırsızlıkları sırf “içimizdeler diye görmezden gelmek” ihànetin önünü açmıyor mu?
Neden Cumhur İttifâkı ile anılan medya organlarında ve adliyede işin üzerine gerektiği gibi gidilmiyor?

Diploma Yolsuzluğunu kimse “BENİM TARAFIM” dememeli.
Alçaklık, hırsızlık, yolsuzluktan taraf nasıl olunur?

Önlem alınmazsa size oy veren, destek olan herkesi bu àdì suçlara ortak eder, töhmet altında bırakırsınız.
Bunu kim kabul eder?

Bu alçak adamlarla biz omuzdaş değiliz.

Diploma yapanlar suçlu…
Rüşvetle, para vererek sahte diploma alanlar màsum mu?
Neden ifşà edilmiyorlar?

İstiklâl Harbi’nin yiğit ve fedàkâr dedelerinin Münevver Evlâtları…
Bu hırsızlık, liyàkâtsizlik ve ahlâksızlıklara müsamaha gösteremez ve asla affetmez.
Affetmemeli…

Strateji ve Yönetim Uzmanı
E. Yb. Halil MERT