UYANMAK ve KUŞATMAYI YIKMAK ZORUNDAYIZ.

KÜRESEL KAOS ve ZULÜMDEN, MİLLÎ BİRLİK ve MİLLÎ GÜÇ İLE KURTULURUZ.

UYANMAK ve KUŞATMAYI YIKMAK ZORUNDAYIZ.

Kaos devam ediyor.

Zulüm devam ediyor.

Ettirenler kim?

Başta İngiltere ve ABD olmak üzere, 1. Dünya Savaşı’ndaki düşmanlarımız.

Bizim ezelî düşmanımız İngiltere’nin azılı Başbakanı Churchill, “Bir damla petrol, bir damla kandan daha değerlidir.” dedi.

Barbar Batı’nın insanlık anlayışı budur ve sürmektedir.

Medeniyetleri kan, yağma ve gözyaşı üzerine kurulmuştur.

ABD Başkanı TRUMP ile Rusya Başkanı PUTİN arasındaki görüşme de sonuçsuz bitti.

Avrupa, sömürgelerini kaybetmeye devam ettiği için eski gücü yok.

Ya biz?

Türkiye!

ABD, Çin’e karşı Rusya’yı yanına almaya çalışıyor.

İkinci Dünya Savaşı’nda ABD, Rusya’ya 8000 savaş ve nakliye uçağı vermişti.

PUTİN bu pilotların mezarlarına gitti.

Emperyalizm her zaman bir araya gelir ve ezer.

Bize düşen, DÜNYANIN BEŞTEN BÜYÜK OLDUĞUNU GÖSTERMEKTİR. Bunun için de millî birlik şarttır.

Çevremizde düşmanlık bu kadar organizeyken, bizim basit siyasî menfaat, etnik, mezhebi vb. taassup ve bölücülük içinde boğulmamız; cehalet ve ihanetle dahi açıklanamaz.

Düştüğümüz girdaptan çıkmalıyız.

Yükselen Çin’de, Müslüman Türk Uygurlardan başka 170 milyon Müslüman Çinli de var. İlave olarak, asimile olmuş Türk soylu Çinlilerden söz ediliyor. Hem de çok yüksek oranda…

Kim bu gücümüzü çalışıp, kim kullanacak?

Biz, imparatorluklar mirasçısı Büyük Türk Milletiyiz. Neden büyük dünyamızdan kopup küçücük toprağımızda hapsoluyor ve birbirimizi yiyoruz?

Cehalet mi?

Aptallık mı?

Ne?

Ahlat ilçemize Ahıska Türkleri yerleştiriliyor. 2016 yılında HDP, soru önergesi vermiş. O gün susanlar, bugün olmuş gibi gündem oluşturuyorlar.

Kürt düşmanlığı pompalayıp Kürt’ü, Apo ve bölücü ihanetin kucağına itiyorlar.

Bunun şimdi gündeme getirilmesi maksatlıdır.

Ancak bilinsin ki:

Türkiye Cumhuriyeti Devleti bir işgal devleti değildir. Topraklarına elbette soydaşlarını yerleştirir.

Kafkasya’dan Kazakistan’a, Stalin’in sürdüğü Ahıska Türkleri ile Kürt ailelerin dramını; Kazakistan eski Cumhurbaşkanı N. S. NAZARBAYEV’in hayatını anlatan

“ÇOCUKLUK ÇAĞIMIN GÖKYÜZÜ” filminde izleyiniz.

Türk ile Kürt’ün düşmanı bile aynı.

Sürülen Kafkasyalı ailelere Kazaklar, Kazakça hitap ediyor. Ahıska Türkleri anlıyor ve Kürt aileye Kürtçe anlatıyorlar.

Nihayetinde Kürt aileler de aynı sevgi ile karşılanıyor Kazakistan’da…

Anlayana büyük ders.

İzleyiniz bu filmi…

Terör biterken, diğer yandan PKK ve Öcalan’ın hain zihniyeti güçlendirilemez.

PKK’nın Eruh ve Şemdinli baskınlarının yıldönümü nasıl kutlanır?

Devletin valisi, kaymakamı nerede?

Kolluk kuvvetleri nerede?

Bugün Kürt düşmanlığı pompalayıp Kürt’ü, Apo ve bölücü ihanetin kucağına itenler de ihanetin bir parçasıdır.

Milletimiz uyanık olmalıdır.

Ziya Gökalp ne diyordu?

“Nerede Kürt’ü aradıysam Türk’ü buldum. Bir Türk ki Kürt’ü sevmiyor, bilin ki Türk değil. Bir Kürt ki Türk’ü sevmiyor, bilin ki Kürt değil…”

Lise, üniversite okumuş Kürt gençliğinin bölücü ihanetin kucağında olması; bölücülüğün uydurduğu Türksüz Kürt tarihi, emperyalizmin pompaladığı Türksüz Anadolu tarihi ile doldurulmaları kabul edilemez.

TERÖRSÜZ TÜRKİYE için, başta millî eğitim müfredatı dâhil birçok düzenleme şarttır.

Tarih kitapları dahi millî birlik ve beraberliğimize katkı sağlamalıdır.

Bölücü ihanet sadece Türkiye’de değil, medeniyet topraklarımızda ve etki alanlarımızda da bitirilmelidir.

Cuma’mız kutlu olsun.

Rabb’im yâr ve yardımcımız olsun inşâAllah.

Strateji ve Yönetim Uzmanı

E. Yb. Halil Mert